Her geçen gün, yazılı ve görsel basında, sosyal medyada ve çevremizde kilo vermenin yeni, mucizevi yöntem ve kuralları, kısacası diyet efsaneleri bombardımanına uğruyoruz. Kulaktan kulağa yayılan bazı yanlış bilgiler; diyet yapanlara yarardan çok zarar veriyor.  Artık, duyduğumuz tüm bu efsaneleri doğruları ile değiştirmenin vakti geldi.

Efsane: Akşam 7’de sonra hiçbir şey yemeyin. 

Akşam 19.00’dan sonra yemek yenmemesi gerektiğiyle ilgili herkesin bir fikri var. Eğer bu gerçek olsaydı, günümüz şartlarında hiç kimse akşam yemeği yiyemezdi. Zira birçok kişi saat 18.00’de işten çıkar, ortalama 19.00’da evde olur, yemek hazırlamak derken saat 20.00’yi bulur.

Doğrusu: Biyolojik ritminize ve kendi yaşam tarzınıza göre öğün saatinizi belirleyin. Aşırı acıkmalar için tedbirli olun. Biyolojik ritminize göre gecenin karanlık saatlerinde (23:00-04:00 periyodu) vücut dinlenmeye ihtiyaç duymaktadır. Ayrıca uyumadan ortalama iki saat önce besin alımını durdurmak, mide rahatsızlıklarını önlemek ve kaliteli bir uyku için önemlidir. Ancak bu saatlerde gıda tüketsek de aldığımız enerji değişmez, yalnızca ertesi gün ödem ve şişkinlik şikayetleri olur, uyku kalitesi düşebilir. Genel düzene örnek olması için saat 21.00’e kadar yemek yemeyi beklerseniz çok acıkırsınız ve açlığınızı kontrol edemezsiniz. Günün bütün stresini atmak ve can sıkıntısını gidermek için sık sık kendinizi buzdolabının önünde bulabilirsiniz. Bu durumda saat 19:00 gibi, peynir ve salata veya bir taze meyve ile 15 fındık/badem veya ayran ile grisini ya da 1 dilim ekmek-peynirden oluşan küçük bir öğün yapabilirsiniz. Saat 21.00’de ise salatayı ve sadece ana yemeği yiyerek, aşırı kalori alımından korunabilirsiniz.

Efsane: Yağı hayatınızdan çıkarın. 

Düşük yağ tüketerek tek başına kilo vermek ne sağlıklı, ne de gerçekçidir. Deri altı yağ tabakası, vücut ısısının kaybını önler. Yağ, organları çevreleyerek dış etkenlerden korur. Yağda eriyen vitaminlerin emilimi için ortamda yağ olması gerekir. İçinde yağ bulunan fosfolipitler beyin ve sinir dokuları için elzemdir. Hormonların aktivasyonu için önemlidir. Bu sebeple yağsız bir diyet uygulamak sağlık açısından doğru değildir. Vücudumuzun yağa da ihtiyacı vardır.

Doğrusu: Kalbe sağlıklı yağları ölçülü miktarda kullanın. Yağ uzun süre midede kalarak midenin boşalmasını geciktirir ve tokluk hissi verir. Bu nedenle hem sağlıklı olmak, hem de kilo vermek için beslenmenizde doymuş yağı azaltıp doymamış yağı artırın. Diyetinize fındık, badem, ceviz, keten tohumu, zeytinyağı, balık yağı, avokado gibi sağlıklı yağlar içeren besinleri eklemeye çalışın. Süt, peynir ve et gibi gıdaların içindeki yağlar dışarıdan bakıldığında görülmez. Eğer az yağlı beslenmek istiyorsanız hayvansal ürünleri daha kontrollü tüketin.

Efsane: Daha hızlı kilo vermek için öğün atla, daha az ye. 

Uzun süre enerji alamayan vücudumuza kıtlık mesajı gider ve harcadığı enerjiyi minimuma düşürür. Daha sonra ilk aldığı enerjiyi kıtlık olur korkusuyla depo olarak kullanmaya meyillidir. Kahvaltı yapıp yapmamak, vücutta iştah metabolizmasını etkiler. İştah metabolizması da gün boyu artıp azalarak kan şekeri değerini belirler. Ve böylece bir sonraki öğünde atladığımız öğünün acısını çıkarabiliriz.

Doğrusu: Öğünlerinizi gün boyu düzenli aralıklar ve kontrollü porsiyonlar olacak şekilde planlayın. Öğünlerinizi hayat düzeninize uyacak şekilde iki veya üç ana öğün olarak belirleyebilirsiniz. Bunlara ek olarak meyve, süt ürünleri ve çiğ kuruyemiş gibi besinleri tüketebileceğiniz bir, iki veya üç ara öğün ekleyebilirsiniz.

Efsane: Düşük karbonhidratlı besinler yemek kilo vermede en önemli yoldur. 

Son birkaç yıl içinde düşük karbonhidratlı diyetler oldukça moda oldu. Diyet yapan kişilerin düştüğü en önemli hatalardan biri; vücuda yeterli miktarda karbonhidrat vermemektir. Diyete başlandığı zaman ekmek, pilav, makarna, patates, mısır gibi besinler tamamen kesilir. Oysa ki yağ yakmak için bile karbonhidrata ihtiyaç vardır. Karbonhidrat içermeyen protein ağırlıklı diyetlerle hızlı kilo verilir fakat verilen genellikle kas ve su dokusu olur.

Doğrusu: İşlenmiş karbonhidratları azalt ve tam tahılları tercih et. Beslenmenin yüzde 45 ya da 65’i karbonhidrattan sağlanmalı. Karbonhidratların vücudumuzda pek çok görevi bulunuyor. Yeterince glikoz bulamayan beyin otomatik olarak kas dokusunu kullanmaya başlıyor. Doğru tahılları tüketmek konusunda dikkatli olun. Tahıllar, rafine edilirse besin değeri kaybı olur.

Efsane: Sevdiğin kalorilerden vazgeç. 

Kilo vermek, tekrar kilo almamak ve sağlıklı bir ömür için yeme ve yaşam tarzı alışkanlıklarının değiştirilmesi gerekiyor. Bu değişiklikler diyet programının birinci haftasında zor gelmeyebilir. Ancak, bir süre sonra, yeni yeme alışkanlığı her zamanki yaşam tarzıyla çatışmaya başlar ve diyetteki yasaklar, programın başarısız olmasına sebep olur.

Doğrusu: Ölçülü beslen sağlıklı yaşa. Kilo vermeye çalışırken bazı gıdaların yasaklanması, ‘ya hep ya hiç’ tutumunu beraberinde getirebilir. Diyet yaparken tatlıları ve atıştırmalıkları tamamen kesmek yerine ölçülü bir şekilde  tüketmelidir. Arada değişiklikler yaparak hem sevdiğiniz besinlerle mutlu olursunuz, hem de özlediğiniz tatlara karşı ani patlamalar yaşamazsınız. Bu şekilde bir beslenme tarzı, zayıflamanın önündeki engelleri aşmanız konusunda size yardımcı olur.

Dyt. Aylin Özgür