Diyanet Centerof America Bayan Din Görevlisiyle Söyleşi

Amerika’nın başkenti Washington DC’ye yaklaşık yarım saat uzaklıkta bulunan Diyanet Center of America, resmi olarak 2016 yılında açılışından bu yana, ülkede yaşayan Türklerin ve Müslümanların ilgi odağı oldu. Çift minareli, geleneksel tarzda inşa edilmiş camisiyle Müslümanları cezbeden merkez, geniş bir alan üzerine kurulu. Merkezde spor salonu, restoran, misafir odaları ve Selçuklu tarzıyla inşa edilmiş evler de bulunuyor. Bu haliyle tam bir külliye özelliği taşıyan merkez, ziyaretçilerine Türkiye’den bir esinti yaşatıyor.

Merkezde hali hazırda (2019) din görevlisi olarak vazife yapan Azime Yüce Erbudak ile yapılan çalışmalar, verilen hizmetler ve daha fazlasını konuştuk. Sizleri söyleşimizle baş başa bırakıyoruz.

Türkiye’den yurtdışında görev yapmak üzere seçilen adayda aranan kriterler nelerdir? Gidilen ülkenin dilinin ne seviyede bilinmesi gerekiyor? Yine gidilen ülkenin sosyo-psikolojik durumlarını öğreten eğitimler alınıyor mu?

Diyanet İşleri Başkanlığı yurtdışı sınav duyurusu ilanı yaptığında, başvuru için gereken şartları da maddeler halinde yayınlamaktadır.

Bu şartlardan ilk etapta gerekli olan belli başlıları arasında; Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, Başkanlığımız teşkilatında kadrolu devlet memuru olarak çalışıyor olmak, ilgili kanunda belirtilen suçlardan hükümlü olmamak gibi hususlar yer almaktadır. Ayrıca, en az iki yıllık dinî yüksek öğrenim mezunu olmak da ilk başvuruda bulunacak adaylar için esas alınmaktadır. Diğer bazı teknik şartlar ve kanunlarda yer alan zorunluluklar da olmaktadır.

Bu şartlara uygun adaylar, başvurularını yaptığında bazı sınavlara girmeye hak kazanmış olurlar. İlk sınav hakkını elde edebilmek için Başkanlık tarafından açılmış olan Mesleki Bilgiler Seviye Tespit Sınavı’ndan (MBSTS) adayın 60 ve üzeri puan almış olması şartı aranmaktadır. Bu sınav sonucu 3 yıl geçerlidir. Bu sınavdan gerekli puanı almış olanlar Başkanlık tarafından açılacak olan Mesleki Yeterlilik Sözlü Sınavına girmesi gerekmektedir. Mesleki Yeterlilik Sınavında da en az 60 puan alarak başarılı olan adaylar, Bakanlıklar arası Ortak Kültür Komisyonunca Yurtdışı Temsil Yeteneği Mülakatına alınacaklardır, bu sınavdan en az 70 puan alanlar Başkanlık tarafından uygun görülen yerlere atanabilmektedir.

Sınav sonuçları belli olan adaylar için Başkanlık ihtiyaç durumuna göre bazı dil kursları ve bilgilendirme seminerleri tertip edebilmektedir.

Gayri Müslim bir ülkede din görevlisisiniz. Sizin görev alanınıza neler giriyor?

Benim çalıştığım merkezde görev adım, bayan din görevlisi (female chaplain) olarak geçiyor. Yurtdışında aldığımız bu görevin, Türkiye’de çalıştığımız şekilde belli bir mesai ile sınırlandırılması veya belli alanla adlandırılması mümkün değildir. Yurtdışı görevlerinde ihtiyaç birden fazla alanda olmakta ve mesai kavramı daha yoğun çalışmayla karşılanabilecek durumdadır. Benim görev alanıma, başta mesleğim icabı vaaz-irşad faaliyetleri, Kur’an Kursu hizmeti, her türlü eğitim faaliyetlerinde (yaz kampları-kış kampları- pazar okulları vb.) planlama ve öğretmenlik yapma hususlarında rol alma, merkezimize gelen önemli misafirleri karşılamada görev verilmesi halinde rehberlik etme, merkezimize gelen başta Müslüman hanımlar olmak üzere tüm Müslüman cemaatle ihtiyaca göre ilgilenme, rehberlik etme, caminin faaliyetlerinin tanıtımı konusunda destek olma, insanlarla camimiz arasında her türlü iletişim köprülerinin kurulmasında yardımcı olma, Türk cemaatimizin acılı ve sevinçli günlerinde talep ettikleri Kur’an okuma ve dua günlerine iştirak etme, Türk ailelerin kaynaşmasını temin etmek amaçlı “Aile Buluşmaları” tertip etme, merkezimize gelen hanım cenazelerin dini usule uygun yıkanmasını sağlama ihtiyaç olursa defnedilmesine eşlik etme, aile fertlerini teselli etme, onlara manen destek olma, merkezimizde gerçekleşen her türlü faaliyet için ev sahibi hassasiyeti ile işleyişinde yardımcı olma, hac ve kurban gibi dini vecibelerin organizesinde rol alma gibi vazifeler girmektedir.

Daha genel anlamda, müşavirimizin uygun gördüğü her alanda bizler ihtiyaca göre hizmet vermekteyiz. Bu görevlerin bazısı merkezimizde yapılırken bazı seminerler için eyalet dışında görevlerimiz de olabilmektedir. Bazı faaliyetlerimiz çocuklarımız ve gençlerimiz için oluyorken bazı faaliyetlerimiz yetişkin hanımlar için olmaktadır. Bazı faaliyetlerimiz Türklere mahsus olurken bazı faaliyetlerimiz her yerden Müslüman kardeşimiz için olabilmektedir.

Merkeze devam eden cemaat profili hakkında bilgi verebilir misiniz?

Bizim merkezin bulunduğu bölge Afro-Amerikan, Arap ülkeleri ve Hint asıllı Müslüman kardeşlerimizin daha yoğun yaşadığı bir bölge özelliği göstermektedir. Sosyo-ekonomik olarak orta seviyede bir yaşam hakim görünmektedir. Camimize vakit namazlarına gelen ve özellikle Cuma namazı ile Ramazan ve Bayram günlerinde çok yoğun bir şekilde katılan cemaatin büyük çoğunluğu Türk olmayan bu Müslüman kesimden olmaktadır. Türkler cami merkezine uzak denilebilecek bölgelerde yaşamakta olup katılım oranları diğerlerine göre daha düşük olabilmektedir.

Pazar okullarımızda çocuklarımızın Türkçeyi etkin kullanabilmelerini temin etmek maksadıyla Türklere özel başlattığımız program vesilesi ile Türk ailelerin katılımı son zamanlarda artmaktadır. Gerek Türk aileler gerekse diğer Müslüman aileler cami merkezimize çok değer vermekte, kendileri ve çocukları için önemli bir nimet olarak ifade etmektedirler. Yaşadıkları ülkenin şartları içinde Müslüman toplum için cami merkezimiz, hem düğün, bayram gibi güzel günlerinde, hem cenaze ve diğer zor zamanlarında bir liman vazifesi görmektedir. Bireysel yaşamın hakim olduğu bu ülkede cami merkezimiz; dini, sosyal, kültürel her türlü buluşmaların odağı olmuş her çeşit insanın kardeşliğinin bir temsil makamı olmuştur.

Bu vesile ile, böylesi bir yerde ihtiyaç nerde hissedilirse hizmet vermekten duyduğum sevinci ve şükrü özellikle belirtmek isterim, Allah’a nasip ettiği için hamd ediyor ve yaptıklarımızı kabul etmesi hayırlı sonuçlara vesile olabilmemiz için dua ediyorum.

Merkezde verilen hizmetlerden ve bu esnada karşılaştığınız zorluklardan bahsedebilir misiniz?

Merkezimizin resmi olarak tüm bölümleriyle beraber açılışı 2016 yılında olmuştur. O zamandan bu yana merkezimiz büyük oranda gelişim göstermiş, belli bir sistemi oturtmuş, çevreyi ve cemaat yapısını tanımış, ihtiyaç alanlarını tespit etmiştir. Kampüs içinde yer alan başta camisi olmak üzere; sosyal tesisleriyle, yaşam ve spor alanlarıyla, restoran ve otel hizmetiyle, eğitim kurumlarıyla bir cazibe merkezi olmuş hem bulunduğu çevrede hem eyaletler arasında farklı dini ve sosyal sivil toplum kurumları arasında temsiliyeti ve tanınırlığı olan bir merkez durumuna gelmiştir.

Gerek Türklere ve gerekse bütün Müslümanlara hitap ediyor olmanın bilinciyle yeni projelere, programlara ev sahipliği yapmaktadır. Cami hizmeti dışında, bölgede yer alan polis teşkilatıyla, sağlık kurumlarıyla, devlet ve belediye kurumlarıyla, gerek eyalet içi gerek eyalet dışından gelen farklı merkezlerin imamlarıyla, farklı üniversitelerde görevli olan akademisyenlerle ortak programlar yapmakta, bazı eğitim kurumları ve sivil kuruluşların kendilerine ait programlarında cami merkezi mekanlarıyla destek vermekte, sanatsal aktivitelere ve derslere de imkan sunmaktadır. Benim kanaatime göre, kampüs tasarlanırken hayatın birçok yönünü kuşatıcı şekilde fonksiyon görmesi esas alınmış olmalı diye düşünüyorum.

Elbette her müessesede olduğu gibi bu çaptaki bir merkezde de bazı zorluklar yaşanabilmektedir fakat elbirliği ile üstesinden gelinebilecek hususlardır bunlar. Özellikle Türk cemaatimizin ve bu camiyi önemli gören tüm Müslüman kardeşlerimizin maddi ve manevi her türlü desteği, ihtiyaç duyulan alanlarda gönüllü olmaları zorlukların aşılmasında önemli bir faktördür. Benim düşüncem, bu merkezi evimiz gibi hissetmeli ve böylesi bir ilgi ve desteği göstermelidir.

Sizin şahsen zorlandığınız durumlar oluyor mu?

Özellikle zorlanıyorum diyebileceğim bir husus var diyemiyorum, bu görevi 3,5 yıldır yapıyorum ve buradaki iş temposu ve yoğunluk hayatımın bir parçası oldu ve normalleşti. Belki Türkiye’ den yeni gelecek biri için zorluk olabilecek hususlar biz alıştığımız ve yapageldiğimiz için bir bakıma zorluk olmaktan çıktı. Şahsım adına, işleri düzene koyduktan sonra yaşanan huzur durumu, beni tekrar tekrar motive eden en önemli etmen olmaktadır. Burada göreve yeni başlayan biri için belki iletişim ve dil zorluğu gündeme gelebilir, bu saydığım örnekler başlangıçta bizler için de söz konusu olmuş olabilir ama zamanla dili ve kültürü anlamak buradaki yaşama koşullarına uyum sağlamak mümkün oluyor. Aynı zamanda anne olduğum için; hem çalışma temposunun hızını düşürmemek hem evime ve çocuklarıma zaman ayırabilme hususunda planlı ve özverili olmak bazen zorlayabilse de, insanoğlu Allah’ın yardımıyla güçlüklerin üstesinden gelebilme kapasitesi ile yaratılmış, bunu tecrübe ediyorum.

Malum olduğu üzere, ABD’de sağlık hizmeti alabilmek sıkıntılı, bu sebeple Allah hastalık keder vermesin, sağlıklı olduktan sonra zorluklar zamanla sabırla çalışarak aşılabiliyor.

Müslüman genç ve çocuklar için ne gibi hizmetleriniz var?

12- 17 yaş grubu gençlerimiz için yılda iki dönem olmak üzere yaz ve kış “Değerler Eğitimi” kamplarımız yapılmaktadır. Farklı eyaletlerde yaşayan, çoğunlukla Türk çocuklarımızın katıldığı bu programlarda; din-dil-tarih ve kültürümüz alanında dersler, geziler, etkinlikler içeren kız ve erkeklerin ayrı ayrı kaldığı yatılı 1 ya da 2 haftalık kamp şeklinde uygulanmaktadır.

4-6 yaş , 7-14 yaş ve 15-18 yaş arası çocuklarımız ve gençlerimiz için sene boyu 2 sezon halinde Pazar okulu olmakta, Türk çocukları Türkçeyi etkin kullanabilsin diye yabancı Müslüman çocuklar ile farklı sınıf ve programlarda ders almaktadırlar. Ana programda, Kur’an/alfabe okuma, sure ezber dersi ve temel dini bilgiler dersleri verilmektedir. Bu derslere ilaveten Türkler için Türkçe dersi ve kültür-sanat konularına da yer verilmektedir.

Cuma akşamları hanımlarla tefsir sohbetimiz esnasında; 4-6 yaş ve 7-12 yaş çocuklarımız için etkinlik ve oyun saatleri koymaktayız ve bu sayede çocuklar camiyi sevmekte ve yeni arkadaşlıklar kurmaktadır.

Erkek din görevlileri, Cuma aksamları genç erkeklerle spor vb. etkinlikler vesilesi ile onlara rehberlik etmektedirler.

Camimizde ayrıca erkek çocuklar için hafızlık sınıfı hizmet vermektedir.

Yazları 1 ay boyunca gündüzlü yaz kampı yapılmaktadır, haftanın 5 günü 9am -3pm arasında yapılan bu kampta hem dini dersler, hem spor faaliyetleri, hem de çeşitli alanlarda dersler verilmektedir.

Çocuk kitap yazarları merkeze davet edilip kitap tanıtımı ve bazı etkinlikler tertip edilmektedir.

Ramazanlarda çocuk iftarları ve çocuk eğlenceleri olmaktadır.

Çocuk izci grubunun faaliyeti yapılmaktadır.

Cami merkezimizde Montessori usulü eğitim veren bir ana sınıfı da faaliyete geçmiştir.

Buradaki toplumun ihtiyaçlarını göz önüne alırsanız, elinizde imkanlar olsaydı başka neler yapmaya arzu ederdiniz?

Çocuklara ve gençlere daha çok faydamız olsun isterdim, onlarla Kur’an ve dini dersler dışında da, cami merkezi haricinde de sosyal ve kültürel ortamlarda daha çok vakit geçirmek isterdim. Geziler ya da spor -kültürel etkinliklerle onları sanal dünyalarından kurtarmak, onlarla daha çok konuşabilmek ve onları daha iyi anlayabilmek isterdim.

İçinde yaşadıkları bireysel dünyada onlarla sevgiye ve güvene dayalı daha sıcak bağlar kurabilmek bunu gerçekleştirebilmek, onların kalplerinde yer edinebilmek için araçlar ve yollar kurmak isterdim.

Bunları nispeten yapmaya çalışsak ve başarılı olduğumuz alanlar olsa bile bazen zaman yetersizliği ve maddi ve teknik imkansızlıklar sebebiyle ideal manada bir sonuç almamız mümkün olmayabiliyor.

Yapmayı arzu ettiğim bir diğer husus dili üst seviyede kullanabilmeyi dilerdim ki; İslam dinini merak eden, soruları olan araştıran belki korkan insanlara ulaşıp, konuşabilmeyi fikir alışverişi yapabilmeyi, İslam’ın temel felsefesini doğru üslup ve kelimelerle anlatabilmeyi isterdim. Hidayet Allah’tan elbette ama dili iyi kullanabilmek hidayete giden yolu kolaylaştırmak için önemli bir araç. Bu sebeple hiç durmadan kararlı bir şekilde çalışmam gerekiyor. İnşallah bu yolda irade ve kuvvet diliyorum.

Vazifeli olan siz olsanız da, buraya ailecek geldiniz. Ailenin diğer fertleri açısından bunun artı ve eksileri neler oldu?

Çocuklarım açısından İngilizce dilinin anadil olarak konuşulduğu doğal ortamında öğrenme şansına sahip oldular. Çok kültürlü bir yaşama şahit olmalarının ufukları ve bakış açıları üzerinde olumlu tesiri oldu. Müslüman olma kimliği ile ilgili farkındalıkları arttı, cami merkezli bir yaşamı içselleştirdiler. Ümmet olma bilinci gelişti, farklı ülke ve milletlerden Müslümanları tanımaları, İslam dininin insanlık için sunulmuş bir yol olduğunu daha iyi kavramalarına sebep oldu.

Gurbetin herkes üzerinde az ya da çok sebep olduğu Türkiye’ye ve sevdiklerimize karşı duyulan özlem, bizler için de yaşanan bir durum. Burada yalnızlık psikolojisini biraz daha iyi anladılar. 

Çok teşekkür ederiz Azime hanım

Görüş ve tecrübelerime verdiğiniz değer için ben teşekkür ederim.

Daha fazla bilgi almak ve hizmetlerden faydalanabilmek için merkezin websitesini ziyaret edebilirsiniz.

Mart 2019/ Recep 1440

Rop: Nurgül Çelik

Yorum Bırakın / Leave a Comment

Go to Top