Amerika`da Açlık

Tonlarca yemek artığının çöpe atıldığı Amerika`da şimdilerde açlık konuşuluyor. Yükselen işsizlik oranı, gün geçtikçe çoğalan evsiz aileler ve sofrasında bazen günlerce yiyecek yemeği olmayan aç insan sayısı ile Amerika bu günlerde açlık alarmı veriyor. Bir tarafta israf, diğer tarafta sefalet aynı anda yaşanıyor bu ülkede.

Özellikle geçtiğimiz aylarda sokaklara dökülen, üniversiteyi bitirip, devlete borçlanan fakat iş bulup, borcunu geri ödeyemeyen gençlerin Wall street işgali ile tırmaman gelişmeler ve sonrasında yaşananlar, Amerika`da bir şeylerin ters gittiğininin işaretini veriyor. Dünyadaki açlık oranlarıyla kıyaslanınca Amerika`daki açlık önemsenmeyebilir. Fakat Amerika`daki açlık oranlarında ciddi bir yükseliş yaşanması, konuya dikkatleri çekmeye yetiyor da artıyor bile. Amerika`daki açlık belki Afrika`daki kadar içler acısı değil ama yeterli besin alamadığı için, beyin ve vücut fonksiyonları bakımından büyüme ve gelişme sağlayamamış milyonlarca çocuğun varlığından sözedebilirsiniz.

2010 yılında yapılan istatistiklere göre, 37 ila 40 milyon insan açlık sınırında ve bunların 14 milyonu çocuk. Dahası bu sayı gün geçtikçe yükseliyor. Bu rakamlar 2006`dan beri yüzde 46 oranında yükselmiş. Bu demek oluyor ki, sekiz Amerikalı`dan biri açlık sorunuyla karşı karşıya. 2006′ dan bu yana açlık sınırında olan çocukların sayısı ise % 50 oranında artmış. 49 milyon insanın sağlık sigortası yok. 20 milyon Amerikalı 10.000 dolarlık yıllık gelirle dört kişilik ailesini geçindirmeye çalışıyor. Daha doğrusu geçindiremiyor. Bir çok aile, kredi borcu, ev kirası ve evlerine yiyecek almak konuları arasında bir seçim yapmak zorunda kalıyorlar.

Açlık Sorunu Nedir?

Sözlüklerde açlık kelimesini ararsanız, bir ülkedeki yiyecek yokluğu veya kıtlığı olmak, masalarında yiyecek yemeği olmayanların yaşadığı durum veya sağlıklı beslenmek için yeterince yiyecek bulamamak anlamlarına geldiğini görürsünüz. Yeterli protein, mineral, vitamin ve enerji yapan yiyeceklerden mahrum olmak; yani masanıza bir şekilde yiyecek geliyor ama yeterince beslenmeye yaramıyor, sağlıklı yaşam için gereken hayatı gıdaları sağlayamıyor, kısaca karın doyurmaya yetmiyor demektir. Dünyada yeterince yiyecek olmadığı için mi açlık sıkıntısı çekiliyor, yoksa bir çoklarının söylediği gibi yeterince besin ve yiyecek var, ama insanların onu alacak parası mı yok?

Aslında belki her ikisi de, yiyecek kaynakları büyük bir israfla tüketilirken, ekonomik krizler de dünyanın başına büyük bir sıkıntı olmuş durumda. Bir yanda hiç beslenemeyen çocuklar, diğer taraftan, karınlarını tıka basa dolduran yığınlar, fazla yemek tüketiminden şişmanlık problemine düşenler, sorunlarına çare için hastane kapılarını aşındıranlar ve milyarlarca dolar sağlık giderleri…

Amerika`da ve Dünyada Açlık

Açlık bugün dünyanın bir numaralı sağlık problemi. Dünyada yedi kişiden biri, her akşam yatağına aç olarak yatıyor. Ve istatistikler gösteriyor ki, dünyada USA, Kanada ve Avrupa Birliği ülkelerinin toplam nüfusundan daha fazla aç insan var….

Amerika ise dünyanın en büyük ekonomisi, her türlü sebze ve meyvenin yetiştirildiği, her mevsimin yaşandığı geniş arazileri ve verimli alanları olan, zengin petrol yataklarının, madenlerinin bulunduğu bir ülke. Hal böyleyken nasıl oluyor da Amerika`da açlık problemi yaşanıyor diyebilirsiniz. Üstelik, açlık sorunu kırsal kesimde de var, şehirde de. Hatta bazı istatistikler, açlığın şehir bölgelerinde çok daha fazla olabileceğini gösteriyor.

Amerika’da açlık probleminin olabileceğine kimsenin inanası gelmiyor ama faturalar açlığın Amerikan toplumuna bir hayli pahalıya mal olduğunu gösteriyor. Açlığın faturası veya açlıkla mücadeleye harcanan para 167,5 milyar doları buluyor maalesef.

Açlığın Etkileri

Beslenme, vücud ve beyin fonksiyonları açısından çok önemli bir etkendir. Özellikle de çocukların ilk üç sene beyin fonksiyonlarının gelişmesi açısından son derece önem arzediyor. Bu ön bilgiler ışığında konuşursak; Amerika Tarım Bakanlığı`nın (USDA) verdiği bilgilere göre; 18 yaşının altında 16, 5 milyon çocuk sağlıklı bir yaşam için gerekli beslenme şartlarına haiz değil. Yani bu durumda, vücut ve beyin fonksiyonlarının gelişmesi bakımından yetersiz 16 milyonun üzerinde çocuktan bahsediyoruz demektir.

Amerikadaki Açlığın Sebepleri

USDA`ya göre, Amerika`da yılda yüz milyon pound yiyecek çöpe gidiyor. (Yaklaşık 50 bin ton) Lokantalar, öğrenci yemekhaneleri, oteller ve evlerden atılan milyonlarca ton ekmek ve yiyecek çöpe atılıyor. Buna karşılık, işsizlik ve ve kredi borcu fiyatlarının artmasına bağlı olarak evini kaybeden, geri kalan hayatlarını arabalarında veya geçici barınma evlerinde geçirmek zorunda kalan insanlar, iyi beslenememenin getirdiği sağlık problemleri, fakirlik ve peşi sıra gelen sefalet. Sofrasında yeterli kaloriyi sağlayacak yiyeceği, yeterli geliri olmamak, akşam yemeğinde yiyeceği olup olamayacağını bilememek, çalışıp da yeterince ücret alamamak, hepsi fakirlik ve beraberinde açlık sorunuyla karşı karşıya kalan milyonları ifade ediyor.

İstatistiklerle Açlık

2009`daki verilere göre;

43.6 milyon kişi (%14.3), 8.8 milyon  (%11.1) aile, 24.7 milyon  (%12.9) 18-64 yaşları arsasındakiler, 15.5 milyon (%20.7) 18 yaşın altı çocuklar, 3.4 milyon (%8.9 ) yaşlı insan fakirlik içinde.

Dört kişilik bir ailenin yıllık geliri 21 bin dolar ve daha az ise bu fakir olarak kabul ediliyor…

Amerika`daki açlık probleminin en çok olduğu bölgeler şöyle sıralanıyor;

Mississippi 19.4%, Texas 18.8%, Arkansas 18.6%, Alabama 17.3%, Georgia 16.9%, Ohio 16.4%, Florida 16.1%, California 15.9%, North Carolina 15.7%

Açlıkla Mücadele Eden Programlar;

Açlıkla mücadele etmek için Amerika`da bir kaç önemli program var. Dar gelirlilere, yarım ücretle çalışanlara, çalışamayacak durumdaki engelilere, işini kaybedenlere, az bir maaşla çalışanlara sağlanan bu programlar açlık problemine bir nebze olsun ferahlık getiriyor. Bunlardan en önemlileri şunlar;

SNAP (Supplemental Nutrition Assistance Program), yani food stamps; bu program düşük gelirlilere ayda kişi başına 200 dollar yiyecek fişi veriyor. Bu rakamlar çocuk sayısı ve gelir durumuna göre değişiklik arzedebiliyor. Kırk milyon düşük gelirli Amerikalı food stamps programından istifade ediyor ve Tarım Bakanlığı (USDA) bu programı açlığa karşı en önemli program olarak nitelendiriyor. Food stamp programından yararlanmak için, üç kişilik bir ailenin 23, 880 dolar veya daha düşük yıllık gelirinin olması gerekiyor.

WIC (Special Supplemental Nutrition Program for Women, İnfants and Children) ; bu program düşük gelirli hamile olan ve bebek emziren kadınlara ve bebeklere ve 5 yaşın üstündeki çocuklara besleyici gıdalar sağlıyor.

NSLP (The National School Lunch Program); federal hükümetin okullardaki düşük gelirli ailelerin çocuklarına dengeli beslenmeyi amaçlayan öğlen yemekleri sağlıyor. Bu program 2008 yılında tam olarak 30,5 milyon çocuğa ulaşmış.

Neler Yapılabilir?

Haberdar olmak, bilinçlenmek ve sorunun farkında olmak, konuya yaklaşım açısından önemli bir adım olacaktır. Daha sonra, çeşitli yardım kuruluşları ve organizasyonlarla istişareler etmek, onların bu konuda neler yaptıklarını incelemek ve yardım için kolları sıvamak gerekir.

Başta kiliseler olmak üzere, mescitler, çeşitli İslami ve gönüllü organizasyonlar bu işe el atmış durumda. Gün geçtikçe dev gibi büyüyen açlık problemine bu yardımlar yeterli olur mu bilinmez ama işin bir ucundan tutup, işsiz veya evsiz kalan aileleri tesbit ederek, mescidleri ve islami organizasyonları bu ailelerden haberdar etmek küçük de olsa bir anlam ifade edecektir.

İnsana hizmet eden Rabbinin nazarında izzet bulur. İhtiyaç anında, tam da ihtiyaç çekilen şeyi karşılamak hizmetlerin en üstünüdür, çünkü insana hizmet, Allah`ın rızasını kazanma yollarından en kestirme olanıdır. Umarız bu yazı bu işlevi ile sorumluluklarının bir kısmını yerine getirmiş olacaktır.

Hazırlayan; Rabia Yener

Şubat/2012

Kaynakça:

www.ampleharvest.org

feedingamerica.org

www.muslimsagainsthunger.com

5 Yorum / Comments

  1. Nunlu80 02/02/2018 at 10:34 - Cevapla / Reply

    Komsusu acken tok yatan bizden degildir. Bu hadis Mahmut Esad Cosan Hocamizin bir sohbetini hatirlatti, musluman bir hanimefendinin Istanbul’da sefil bir sekilde vefat etmesi ile ilgiliydi. Bu noktada aklima bir soru geldi. Simdilerde Nijerya’da ciddi aclik cekiyor muslumanlar, yakinda Somali olmasi ihtimal diyor oraya giden bazi tanidiklarim. Biz infak ederken hangi kriterlere gore sira izlemeliyiz?

    • Rabia Yener 02/02/2018 at 10:34 - Cevapla / Reply

      Oncelikle tesekkur ederim yorumunuza. Sorunuza gelince; Ogrendiklerimizi soyle bir gozden gecirecek olursak, oncelikli sirayi, yakininizdaki muslumanlar, eger uzaktakilerin durumu yakindakilerden daha kotuyse uzaktaki muslumanlar alirlar. Komsularimizda izleyecegimiz yol ise, once akrabalik bagi ile bagli olduklarimiz, musluman komsularimiz, sonra da gayri muslim komsularimiz gelirler. Ulkeler arasi yardimi ise bu kriterlere gore cok rahat belirleyebilriiz sanirim.
      Buradan benim anladigim su, musluman cevresine karsi son derece duyarli olmali ve Merhum Hocaefendimizin de buyurdugu gibi gozleri projektor gibi sevap kazanacak, hizmet edecek yerleri aramalidir. En yakinimizdakileri ihmal etmeden, oncelik sirasina gore diger ulke ve komsularimizi da hesaba katarak, sevap kazanacak yer ve kisileri belirlemeliyiz. Musluman ulkelerdeki sikinti icimizde hep yara olmaya devam mi edecek, disaridan gelecek yardimlarla nasil ayakta durabilecekler, onlarin somurulmesine karsi neler yapilabilir diye iyice dusunmek, varsa bir fikrimiz soylemek lazim diye dusunuyorum ben.
      Selamlarimla

  2. Misafir 02/02/2018 at 10:32 - Cevapla / Reply

    Ne garip bir dunyadir bu…

  3. Misafir 02/02/2018 at 10:32 - Cevapla / Reply

    Dunyanin super gucunde aclik problemi olacagini ruyamda gorsem inanmazdim,ilk geldigimde homeless leri gordugumde inanmakta zorlandimda zaten,olaylara farkli bir bakis acisiyla yaklasip bilgilendirdiginiz icin Allah razi olsun

    • Rabia Yener 02/02/2018 at 10:33 - Cevapla / Reply

      Amerika`daki acliga kimsenin inanasi gelmiyor, ama sizin de bahsettiginiz gibi homeless`ler isi ozetliyor. Ozellikle de buyuk sehirlerde ve maalesef bu durum gittikce artiyor. Bizler de “komsusu acken tok yatan bizden degildir” diyen bir peygamberin ummetiyken, ac insanlara duyarsiz kalmamaliyiz. Bu yazinin kaleme alinis sebebi de budur.
      Katkilariniz icin tesekkurler misafir, hosgeldiniz..

Yorum Bırakın / Leave a Comment

Go to Top